DOĞUM…
Nihayet beklediğimiz gün geldi...
Biraz sonra doğum için hastaneye yatacağım. Emine hanımla günler önceden
bebeğim ve kendim için lazım olan kıyafetleri hazırlamıştım. Hem çok korkuyorum
hem de oğlumu kucağıma alacağım için sevinçliyim. Kemal’de çok heyecanlı,
sabaha kadar doğru dürüst ikimizde uyumadık.
Emine Hanım’da erkenden kalkmış
bizi bekliyordu. Doğum yapacağım için kahvaltı yapmamam gerekiyordu. O yüzden
oyalanmadan hemen yola koyulduk.
Hastanedeyiz…Doktorum son ana kadar
normal doğum yapmam taraftarı. Ancak bir aksilik olursa sezaryene alacak.
Derken doktorumun maalesef sezaryene alalım dediğini duymuştum. Gerisi yok…
Uyandığımda karnımda müthiş bir
ağrı vardı. Ne olduğunu anlamamıştım, ta ki birinin bana “Sumru Hanım… Gözünüz
aydın! Bir oğlunuz oldu! Bakın ne kadar güzel…” diyene kadar. Demek ki doğum
yaptım diye düşündüm. Aynı ses “Hadi Sumru Hanım narkozun etkisinden çıkın
artık. Uyanın. Bakın oğlunuzun karnı acıkmış” diyordu. Gerçekten açmaya
çalışıyordum gözlerimi ama yapamıyordum. Karnım ağrıyor diyebildim. Hemşirede
merak etmeyin birazdan ağrınız geçecek demişti.
Aradan ne kadar zaman geçti
bilmiyorum ama Hemşirenin “Nihayet uyandınız Sumru Hanım. Oğlunuz sizinle
tanışmak için bekliyor deyip onu kucağıma verdi. Çok heyecanlanmıştım. Öyle güzel görünüyordu ki. Anne olmak için sadece
onun yüzüne bakmak, kokusuna almak yetiyormuş meğer. Bu anı Kemal ile paylaşmak
istemiştim. Emine Hanım’a Kemal nerede diye sordum. Siz uyuyordunuz biraz sonra
geleceğim diyerek ayrıldı dedi. Odaya gelen bebek hemşiresi bebeğimi nasıl
emzireceğimi, nasıl gazını çıkartacağımı ne kadar sıklıkla onu kucağıma
alacağımı anlatıyordu. Halen narkozun etkisinde olduğum için sanki
anlatılanları tüm algımı açmama rağmen anlamakta zorlanıyordum ya da bir
şeyleri yanlış yaparım diye korkudan mı paniklemiştim bilemiyorum. Ama elim
ayağım birbirine dolaşmıştı. İyi ki Emine Hanım yanımdaydı. Gerçi onunla bu
konuyu hiç konuşmamıştık ama Kemal’den onunda bir kızı olduğunu duymuştum.
Doğum yaptıktan beş ay sonra kocası tarafından zorla alınarak birilerine
evlatlık verilmiş. Emine Hanım’da tüm aramalarına rağmen onu bir daha
bulamamış. Ben de onu üzmemek için hiç bu konuyu açmamıştım. Zaten kendi
yaşadıklarımdan dolayı çevremle ilgilenecek halimde yoktu ki. Kemal bana Emine
Hanım için güvenilir bir referansla geldi demişti. Sahi nereden bulmuştu? Her
neyse sonuçta benden önce anne olmuş bir kadın ve tabii daha deneyimli, iyi ki
şu an yanımda yoksa dikişlerim yüzünden ağrım çok var. Narkoz yüzünden sık sık
uyuduğumu söylüyor bana Emine Hanım. Ama içim rahat çünkü biliyorum ki Emine
Hanım yanımda. Uyanık olup oğlumla geçirdiğim anlar çok güzel de uyurken şu
gördüğüm korkunç rüyalar olmasa… Sanki bir yerden yuvarlanıyorum gibi…
Aradan yine ne kadar zaman geçti
bilmiyorum Emine Hanım’ın “Hoş geldiniz Kemal Bey! Eşinizde bebeğinizde çok iyi
dediğini duymuş ve gözlerimi açmıştım. Yatağımın başucunda duran ve bana bakan
adam bana sanki yabancı gibi gelmişti. Sanki benim evlendiğim Kemal değildi.
Allah’ım narkozun etkisinden bir an evvel kurtulmak istiyordum.