27 Eylül 2017 Çarşamba

8.BÖLÜM/CİLVELİ



 CİLVELİ (Verda )

Çok kızıyorum kendime daha önce fark edebilseydim keşke diye. Ah ulan Cilveli yaktın hepimizi. Düşürdün herkesi birbirine. Nasıl yürüyorsun öyle kıvıra kıvıra herkes arkandan sana bakıyor büyülenmişçesine. Hele o etekleri kırmızı çiçekli bele oturan siyah elbisen yok mu öldürüyor valla beni. Saçına birde aynı kırmızı çiçekten o tokayı takıyorsun ya, of ki ne of be Cilveli! Farkındasın birde herkesin sana baktığını daha çok savuruyorsun o upuzun siyah saçlarını. Birde o cilveli gülüşünle baktın mı…? Bu kadar kızgın olmasam düşünürken bile yeniden vurulacağım sana. Sanırdım ki o gülüş sadece bana. Aşk işte! İniyor insanın gözüne perde.


O iki şerefsize ne demeli! Dostum bildiğim en güvendiklerim arkamdan vurdu. Nasıl yangın olduğumu bile bile birde evlilik hayalleri kurduğumu bile bile nasıl yaptılar? Caner’le Cilveli arkamdan iş çevirip, gizli gizli görüşüyorlarmış. Diğer ite ne demeli? Göz göre göre sustu. Ama en az onlar kadar ben de suçluyum. Göremediğim için fark etmediğim için. Annemin sözlerini kulak ardı ettiğim için. Ogün ki kavga da o sebepten çıktı ya zaten. Hepimiz sarhoşuz. Başladılar benim Cilveli Afet’im için ileri geri konuşmaya. Önce takılmadım hepimizin kafası iyi diye. Ama meğer konu başkaymış. Başladım terslenmeye. Bunlarda boş durmadı birden olanlar oldu. Derken itiş kakış başladı. Sonra iyice büyüdü kavga ama ne kavga…Sonrada anladım ki beni bunun için çağırmışlar yani ortadan kaldırmak için. Arkamdan iş çevirdikleri yetmiyor gibi bir de silah çektiler. Cilveli desen arazi, uzun zamandır yok ortada. Netleşmeyen o kadar çok şey var ki. Cilveli mesela şu an nerede? Benim için aşkından ölen Cilveli (!) Bizim için hayaller kuran Cilveli… Hem ne zaman olmuştu bu? Caner ne zaman böylesine aşık oldu? Gözünü karartıp beni öldürmeyi düşünecek kadar!