CİLVELİ
(Verda
)
Çok kızıyorum kendime daha önce fark edebilseydim
keşke diye. Ah ulan Cilveli yaktın hepimizi. Düşürdün herkesi birbirine. Nasıl
yürüyorsun öyle kıvıra kıvıra herkes arkandan sana bakıyor büyülenmişçesine.
Hele o etekleri kırmızı çiçekli bele oturan siyah elbisen yok mu öldürüyor
valla beni. Saçına birde aynı kırmızı çiçekten o tokayı takıyorsun ya, of ki ne
of be Cilveli! Farkındasın birde herkesin sana baktığını daha çok savuruyorsun
o upuzun siyah saçlarını. Birde o cilveli gülüşünle baktın mı…? Bu kadar kızgın
olmasam düşünürken bile yeniden vurulacağım sana. Sanırdım ki o gülüş sadece bana.
Aşk işte! İniyor insanın gözüne perde.
O iki şerefsize ne demeli! Dostum bildiğim en
güvendiklerim arkamdan vurdu. Nasıl yangın olduğumu bile bile birde evlilik
hayalleri kurduğumu bile bile nasıl yaptılar? Caner’le Cilveli arkamdan iş
çevirip, gizli gizli görüşüyorlarmış. Diğer ite ne demeli? Göz göre göre sustu.
Ama en az onlar kadar ben de suçluyum. Göremediğim için fark etmediğim için.
Annemin sözlerini kulak ardı ettiğim için. Ogün ki kavga da o sebepten çıktı ya
zaten. Hepimiz sarhoşuz. Başladılar benim Cilveli Afet’im için ileri geri
konuşmaya. Önce takılmadım hepimizin kafası iyi diye. Ama meğer konu başkaymış.
Başladım terslenmeye. Bunlarda boş durmadı birden olanlar oldu. Derken itiş
kakış başladı. Sonra iyice büyüdü kavga ama ne kavga…Sonrada anladım ki beni
bunun için çağırmışlar yani ortadan kaldırmak için. Arkamdan iş çevirdikleri yetmiyor
gibi bir de silah çektiler. Cilveli desen arazi, uzun zamandır yok ortada. Netleşmeyen
o kadar çok şey var ki. Cilveli mesela şu an nerede? Benim için aşkından ölen
Cilveli (!) Bizim için hayaller kuran Cilveli… Hem ne zaman olmuştu bu? Caner
ne zaman böylesine aşık oldu? Gözünü karartıp beni öldürmeyi düşünecek kadar!