19 Şubat 2018 Pazartesi

SUS...! / 6.BÖLÜM



6.BÖLÜM

Bekleyiş...

Bu tüm yaşananlar beni oldukça yormuştu. Çağrı’ da sonuçta benim için hiç uyumamıştı. “Uyusak iyi olacak zor bir gece idi. Malum tek yatak var. Ben arkamı dönerim, yattığım gibi de kalkarım. Hadi iyi geceler” deyince ben de yatağa uzanmak zorunda kaldım.
Uyanınca…
Birden irkilip nerede olduğumu anlamaya çalışıyordum. Rüya mı gerçek mi diye etrafıma bakınırken buranın gece geldiğimiz pansiyon olduğunu hatırladım. Derken Çağrı elini yüzünü yıkamış odaya girdi. Beni yatakta uyanmış halde görünce “Özür dilerim o kadar da ses yapmamaya çalıştım ama sanırım başaramadım” deyince ben de ona önemli değil, çok güzel uyumuşum valla diye karşılık verdim.
“İyi sevindim buna. Sen burada kal. Ben termosla çay alıp geleyim. Pencereden sakın bakma. Kapı çalarsa gerçi ben engellerim ama yine de kapıyı sakın açma. Nasıl olsa yiyeceklerimiz var” deyip kapıyı açmıştı. O kadar derin uyumuşum ki kör gibi davranmam gerektiğini tamamen unutmuştum.
Biraz sonra Çağrı termosla geri geldi. Elinde sıcacık poğaça da vardı. Masaya oturduk. Uzun zamandır böyle keyifli bir kahvaltı yapmamıştım. Çağrı ile dünkü yaşadıklarımızdan planlarımızdan hiç bahsetmedik. Özellikle o konuyu açmamış ben de zaten hiç konuşmak istememiştim.
Hep başka şeylerden konuştuk. Konuştukça o kadar ortak yönümüzün olduğunu görmüştüm ki. Kahvaltı yaptıktan sonra televizyonu açtı. Haberleri izlemeye başladık. Gördüklerim, duyduklarım beni dehşete düşürmüştü. Spiker benim aracımın yandığını içinde de benim olduğumu söylüyordu. Evet Çağrı bunu anlatmıştı ama televizyondan duymak çok tuhafıma gitmişti. Çağrı sanki ne soracağımı anlamış olacak ki bana dönerek,
“Merak etme dediğim gibi içinde ki kadın daha önce ölen bir kadın. Aracın içinde ceset bulmasalardı senin öldüğüne nasıl ikna olacaklar ki? Akşama kadar mecburen bu odada kalacaksın. Ben de sana verdiğim şu sözü tutmak için gidip annenle konuşayım. Pansiyoncuya söylerim seni rahatsız etmesin. Sen yine de dikkatli ol. Kapıyı arkadan kilitle. Akşam olmadan dönerim” demiş ve gitmişti.
Saatlerce bu odada bekleyecek olmak fikri güzel gelmemişti ama başka çaremde yoktu. Kapıyı arkadan kilitledim. Televizyon kumandası elimde ne bulursam seyretmeye başladım. Çok uzun gelmişti zaman, hiç geçmek bilmiyordu. Derken yine uykuya dalmışım. Kapının çalma sesiyle irkildim. Çağrı benim aç, deyince kapıyı açtım. Acaba annemle konuşmuşlar mıydı?  [di1]