3.BÖLÜM
Çocukluğumun
bittiği o gün…
Anneme, sabah kızı okula gönderme
sana yardım etsin demişti babam. Okula gitmemi istemezdi ama hiç de gitmesin
dememişti bu zamana kadar. Bunu öğretmen olan ev sahibimizin kızı Meltem
öğretmene borçluydum. Çünkü geçen sene orta okul üçüncü sınıfta da gitmesin
demişti ama Meltem öğretmen bunun bir suç olduğunu anlatınca babamda kabul
etmek zorunda kalmıştı. Annemin odamıza gelmesini bekledim dakikalarca bunun
nedenini sormak için. Neden okula gitmeyecektim ki? Ben daha on üç yaşındaydım
orta okul son sınıftaydım. Okulumun bitmesine daha bir ay vardı. Annemi
beklerken uyuya kalmışım. Sabah babamın işe gittiğini duyunca hemen annemin
yanına gidip anne ben okula gideceğim öğretmenler kızar, babam niye gitmesin
dedi ki dedim.
O günü hiç unutmuyorum. Ağlamaktan
sesim kısılmış gözlerim de dev gözü gibi şişmişti. Ne yaptıysam ne söylediysem
okula gidemedim. Hem de o günden sonra hem de hiç. Meltem öğretmenin
söyledikleri artık işe yaramıyordu. “Çilem’i alma abi okuldan dersleri çok iyi,
bırak okusun bir mesleği olsun” dedi ama olmadı. Senin sözün artık geçmez
öğretmen hanım gerekirse evinizden çıkarız. Kız benim kız evlendireceğim demiş
ters bile düşmüştü.
Evet, o gün okula gitmedim. O şiş
gözlerle anneme yardım ettim. Pasta börek çörek hazırladık birlikte. Akşama
mahcup olmayalım iyi hazırlanın demişti babam. Annem “Bak kızım bu adam çok
zenginmiş. Rahat edersin. Okuyup da ne olacak, orda burada çalışıp milletin
ağzının pis kokusunu mu çekeceksin. Otur kocanın evinde rahat rahat çocuklarını
büyüt. Bana baksana bir yumurtayı ikiye bölerek senle abini büyüttüm. Hem bak
abine de iş verecekmiş dükkanında. Evi de varmış hem de üç tane, arabası da.
Evlerinden birinde biz oturacağız kaloriferliymiş. Sen de rahat edeceksin bizde. Nasıl yani
dedim hiç ben daha çocuğum anne ne evlenmesi? Ben okumak istiyorum! Evlenmek
istemiyorum dedim. Dedim de ne oldu. Babam işten gelince benim şişmiş gözlerimi
kısılmış sesimiz görünce çok kızdı beni evire çevire dövdü. Sonra da kalk
birazdan gelirler yüzünü yıka hiçbir şey de belli etme seni mahvederim demişti.
Çaresizce yaptım dediğini, yüzümü yıkadım. Annemim bayramda giymem için aldığı
elbisemi giydim. Sonra odamda beklemeye başladım. İçimden durmadan dua
ediyordum Allah’ım ne olur bir mucize olsun da gelmesinler vaz geçsinler
diyordum. Ama olmadı. Kapı çalındı ve babam kapıda onları neredeyse ellerine
kapanırcasına karşıladı. Oooo….Efendim hoş geldiniz…Sefalar getirdiniz… Ne
büyük şeref sizi ağırlamak…