13.BÖLÜM
Bilinmeyene doğru yolculuğum…
Onlar inince bende arkalarından
indim. Ne yapacağımı bilmiyordum ama bir yerden başlamamın gerektiğini de biliyordum.
Gidecekleri yere gitmeden onlara sormam gerekenleri sormam gerekiyordu. Biraz
utanarak sıkılarak, affedersiniz size bir şey sorabilir miyim deyiverdim. İkisi
de bana gülümseyerek bakıyorlardı. Beni yanlış anlamayın buranın yabancısıyım.
Sizi de böyle aile görünce güvenerek sorayım dedim. Buralarda güvenebileceğim
bir kiralık daire arıyorum. Siz buralarda oturuyorsunuz sanırım? İyi bir semt
midir? Ben hem okuyup hem çalışacağım
yalnız yaşayacağım da, dedim. Dedim de nasıl bir çırpıda bunları söylemiştim ben
de kendime şaşırmıştım. Kadın gülümsemesini kesmiş bana üzülerek bakmaya
başlamıştı. “Ay canım kimsen yok mu yavrum? Bizim de kızımız İstanbul’da
üniversite de okuyor onun yanından geliyoruz. Seni çok iyi anlıyorum. İyi yaptın
bize sormakla yavrum. Burası çok eski iyi bir semttir. Bak şu tarafta Elif
sitesi var. 1+1 evleri tam da sana göre. Öğrencilerde var oraya bakabilirsin”
Bu bilgi çok işime yaramıştı direk
emlakçıya sorsam elinde ki evi vermek için bana doğruyu söylemeyebilirdi.
Yolculuk yorgunluğumu henüz üstümden atamamıştım ama karnım çok acıkmıştı. Yol
üstünde gördüğüm büfeden bir şeyler alıp atıştırdıktan sonra o ailenin dediği
siteye doğru gittim. Çünkü kaybedecek bir dakikam bile yoktu. Bir an evvel ev
tutmalıydım. Site girişte güvenliği olan yeşillikler içinde şirin bir yere
benziyordu. Kapıda ki güvenliğe kiralık daire bakıyordum deyince, iki daire var
gösterelim size ev sahipleri anahtarı bize bıraktı dediler. Evlerden bir tanesinin
içi çok yeni yapılıydı o yüzden kirası da yüksekti. İkinci gösterdikleri yer
ise zemin katta ve oldukça karanlıktı. Bir hücreden çıkmış yeni bir hücreyi
kaldıramazdım o yüzden teşekkür edip tam oradan ayrılıyordum ki, güvenliklerden
iri olanı şu karşı dairede bir kız üniversite öğrencisi varmış yanına arkadaş
arıyormuş. Sen de sanırım öğrencisin değil mi? İster misin? Deyince hiç
bozuntuya vermeden evet oraya bakayım deyiverdim. Çünkü çok daha mantıklı
gelmişi. Hemen ziline bastık. Biraz bekledikten sonra uykulu gözlerle biri açtı
kapıyı. Kiralık oda arıyordum rahatsız ettim konuşabilir miyim dedim. Kız
güvenliğe tamam abi biz konuşalım sağol deyip beni içeriye davet etti.
İşte can arkadaşım Mihriban ile
tanışmamız böyle oldu. Dünya tatlısı arkadaşım. Ben nasıl bir iyilik yapmış ya
da ne kadar çile çekmişim ki mükafatım ödülüm onu tanımak olmuştu.